TÜKETİCİ MAHKEMESİ, İMECE TASARRUF FİNANSMAN ANONİM ŞİRKETİ İSİMLİ ŞİRKETİN ORGANİZASYON SÖZLEŞMESİ KAPSAMINDA ÖDENEN BEDELLERİ İADE ETMESİNE KARAR VERMİŞTİR

6361 sayılı finansal kiralama, faktoring, finansman ve tasarruf finansman şirketleri kanunu kapsamında kurulmuş tasarruf finansman şirketleri nezdinde müşteriler nezdinde tasarruf finansman sözleşmeleri yapılmaktadır. 

Tasarruf finansman sözleşmesi "Tasarruf finansman sözleşmesi, belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşmedir." olarak tanımlanmaktadır. 

Uygulamada müşterilerin çoğunluğunun faizsiz finansman kullanmak amacıyla tasarruf finansman şirketlerine başvurduğu görülmektedir. Kanun gereğince Şirketler tasarruf finansman sözleşmeleri kapsamında taahhüt ettikleri yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır.  Ancak uygulamada zaman zaman bu şirketlerin tasarruf finansman sözleşmesi (organizasyon hizmet sözleşmesi) kapsamında taahhüt ettiği bedelleri ödemediği, geciktirdiği, alternatif tarih önerdiği veya alternatif sözleşme önerdiği bilinmektedir. 

Müşteriler, tasarruf finansman şirketinin taahhütlerine uymaması nedeniyle sözleşme kapsamında ödediği bedelleri sözleşmeden dönme kapsamında iade alabilecektir. Ayrıca sözleşmedeki taahhüdün yerine getirilmemesi nedeniyle maddi tazminat talep edebilecektir.

Aşağıda hukuk büromuzun vekil olarak yürüttüğü emsal bir karar görülmektedir. Bu kararda her ne kadar organizasyon bedelinin iadesine hükmedilmemiş olsa da bu husus halihazırda istinaf mahkemesi incelemesindedir. 

KARAR:                                                    

T.C.

İSTANBUL

13. TÜKETİCİ MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2024/…

KARAR NO      : 2025/…

HAKİM    : …

KATİP      : …

DAVACI   : MUHAMMED ….

/ KAYSERİ

VEKİLİ    : Av. ABDULLAH GÜRSU -

DAVALI   : İMECE TASARRUF FİNANSMAN ANONİM ŞİRKETİ

VEKİLİ    : Av. ….UETS

DAVA       : Tüketicinin Açtığı İtirazın İptali

DAVA TARİHİ  : 31/01/2024

KARAR TARİHİ       : 18/02/2025

GEREKÇELİ KARARIN

YAZILDIĞI TARİH  : 28/02/2025

Mahkememizde görülmekte bulunan Tüketicinin Açtığı İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

DAVA

 Davacı vekili İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesine verdiği  dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı kurum ile tasarruf finansman sözleşmesi imzaladığını, müvekkilinin bu sözleşme doğrultusunda sözleşmeye uygun ve tam olarak Ekim 2023'e kadar davalıya parça parça 417.600,00 TL ödeme yaptığını, 04.04.2023 tarihinde 80.160,00 TL, 05.05.2023 tarihinde 67.488,00 TL, 05.06.2023 tarihinde 67.488,00 TL, 05.07.2023 tarihinde 67.488,00 TL, 03.08.2023 tarihinde 67.488,00 TL, 05.09.2023 tarihinde 67.488,00 TL, müvekkilince sunulan dekontlardan anlaşılacağı üzere müvekkili Muhammed Burak Çınar'dan davalı İmece Tasarruf Finansman A.Ş.'ye gönderildiğini,  davalı tarafından 03.10.2023'te müvekkilinin 800.000,00 TL finansman ödemesi yapması gerekirken yapılmaması üzerine müvekkili tarafından ödemelerin askıya alındığını ve davalı ile iletişime geçildiğini, davalı tarafından "bugün, yarın" denilerek oyalama taktiği izlendiğini ve müvekkilinin yaptığı ödemelerin enflasyon karşısında değer kaybettirildiğini ve gelinen noktada müvekkilinin yaptığı bunca ödemeye karşın davalının kusuru nedeniyle sözleşmeden dönmüş olmasına karşın yaptığı ödemelerin iade edilmediğini, işbu davanın ne kadar süre devam edeceği belirsiz olduğundan ihtiyati haciz kurumunun etkin ve işlevsel olarak kullanılmasının elzem olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalı taraf müvekkiline 03.10.2023'te 800.000,00 TL ödeme yapmasının gerektiğini, ancak davalı taraf sözleşmede belirlenen vade gelmesine karşın edimini yerine getirmediğini, müvekkilinin bu süreçte öncelikle davalı ile iletişime geçtiğini, ancak davalı tarafın müvekkilini oyaladığını, üç ay boyunca sürekli olarak "yarın ödeme yapılacak, haftaya ödeme yapılacak" vaatleriyle müvekkilinin oyalandığını, davalının müvekkilini boş yere oyaladığını ve hatta dolandırdığını anlayan müvekkilinin 22.12.2023 tarihinde Kartal 23. Noterliği 34827 yevmiye nolu ihtarnameyi gönderdiğini, bu ihtarneme ile karşı tarafa sözleşmeden dönüldüğünün ve bu nedenle şu ana kadar ödenen bedel olan 417.600,00 TL'nin 7 günlük süre içinde iade edilmesine, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, davalı tarafından hiçbir dönüş yapılmadığını, ilgili ihtarnamede belirlenen sürede ödeme yapılmaması halinde sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığını, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu 11. İcra Dairesinin 2024/79 esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, ilgili icra takibine dayanak takip talebinde "taraflar arasındaki  organizasyon katılım hizmeti çerçeve sözleşmesi 417.600 TL" bedel reeskont avans faiziyle beraber talep edildiğini, bu icra takibine davalı tarafından borca ve ferilerine itiraz sunulduğunu ve takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle; öncelikle davalının kötü niyetli hareket etmesi ve mal kaçırması nedeniyle ihtiyati haciz kararı verilmesine, İstanbul Anadolu 11. İcra Dairesi 2024/..esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA

Davalı vekili İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen organizasyon hizmet sözleşmesinin 13. maddesi uyarınca İstanbul mahkeme ve icra daireleri yetkili kılındığını, bu nedenle huzurdaki davanın yetkisizlik nedeniyle reddinin gerektiğini, işbu sözleşmenin hukuki dayanağının 6361 sayılı finansal kiralama, faktoring, finansman ve tasarruf finansman şirketleri kanunu olduğunu, tarafların işbu kanun hükümlerine tabi olduğunu, 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanun hükümlerinin uygulama alanı bulmayacağını, davacının, taraflar arasında akdedilen organizasyon hizmeti sözleşmesine aykırı davranmak suretiyle müvekkilini zarara uğrattığını, sözleşmeden dönmesi halinde ödemesi gereken cezai şart bedelini ödemediğini, tasarruf finansman şirketlerinin kuruluş ve faaliyet esasları hakkında yönetmelik hükümleri uyarınca katılımcının etkin bir şekilde bilgilendirildiğini, tasarruf finansman şirketlerinin müşterinin tasarruf birikimi ve iadesini müşterinin iadeyi talep etmesini takiben altı ay içinde müşterinin göstereceği banka hesabına yapması gerektiğine ilişkin yönetmelik hükmüne rağmen davacı tarafından işbu davanın açılmasının hukuka aykırı olduğunu ve kötü niyetli olduğunu, davacı tarafından talep edilen kalemlerin sözleşmeye aykırı olduğunu, davacının herhangi bir faiz, değer kaybı, enflasyon farkı talep hakkının bulunmadığını, davacı tarafından talep edilen 6361 Sayılı Kanun ile düzenlenen organizasyon ücretinin, tasarruf finansman hizmeti sunan şirketlerin verdiği organizasyon hizmetine istinaden kazandıkları yasal ücret olduğunu, iadesinin 6361 Sayılı Kanun ve taraflar arasındaki sözleşme gereğince mümkün olmadığını, davacı tarafından ödendiği iddia edilen 417.000,00 tl'nin içerisinde organizasyon bedelinin de bulunduğunu, müvekkili firmanın sözleşmede kararlaştırılan organizasyon bedelini iade yükümlülüğünün bulunmadığını, tüm bu nedenlerle; taraflar arasındaki sözleşmenin 13.maddesinde İstanbul Mahkemeleri yetkili kıldığından ve bu maddenin yetki sözleşmesi hükümlerine haiz olduğundan yetki itirazlarının kabulüne ve davanın usulden reddine, 6361 Sayılı Kanuna göre, sözleşmenin müşteri tarafından feshedilmesi durumunda organizasyon bedeli iade edilmeyeceğinden açıklamış oldukları tüm sebepler doğrultusunda haksız ve mesnetsiz işbu davanın esastan reddine, yargılama giderleri, avukatlık ücreti ve avukatlık ücreti KDV’sinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermediği görüldü.

DELİLLER/

-İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü'nün 2024/79 Esas sayılı dosyası

-Taraflar arasında düzenlenen sözleşme

GEREKÇE/

Dava; Davacı tüketici ile davalı satıcı / sağlayıcı arasında 03.04.2023 tarihinde  imzalanan “Tasarruf Finansman Sözleşmesi” gereğince davalı yanın edimlerini yerine getirmediğinden dolayı haklı nedenle dönülmesi ile ödenen bedellerin tahsiline yönelik itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.

6361 sayılı finansal kiralama, faktoring, finansman ve tasarruf finansman şirketleri kanunun 39/A m.sinde Finansman sözleşmesi;" – (1) Finansman sözleşmesi, her türlü mal veya hizmet alımının, malı veya hizmeti satın alan gerçek veya tüzel kişinin nam ve hesabına mal veya hizmetin teslim veya temini ile birlikte doğrudan satıcıya ödeme yapılması suretiyle kredilendirilmesini öngören sözleşmedir. Kredi geri ödemeleri, adına kredi açılanlar tarafından finansman şirketlerine yapılır.

(2) Finansman şirketlerinin, kredilendirecekleri mal veya hizmetleri temin eden satıcılarla önceden yazılı şekilde veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak genel bir sözleşme yapmaları zorunludur.

(3) (Değişik:18/6/2020-7247/14 md.) Finansman sözleşmesi, yazılı veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın Kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkân verecek yöntemler yoluyla kurulacak şekilde düzenlenir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Kurul yetkilidir." şeklinde düzenlenmiştir.

 Haksız şart müessesesi 6502 sayılı Kanun'un 5.maddesinde  düzenlenmiş olup, anılan Kanun maddesinde  "satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesinden, standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını engellemez..." denilmiştir.

Bu genel açıklama çerçevesinde somut olay irdelendiğinde taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 10/2 maddesinde; "çekilişe giren müşteri ayrılmak isterse ödediği taksitler ve peşinat(varsa) iade edilir. Organizasyon ücreti iade edilmez" düzenlemesi bulunmakla Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2021/2214 E. 2022/1956 K. Sayılı ilamı da nazara alınarak söz konusu düzenlemenin haksız şart sayılamayacağı anlaşılmaktadır. (İstanbul BAM 18. H.D.  2021 Esas-2023/1152 Karar sayılı ilamı)

Bu açıklamalar ışığında; davacı tarafın tasarruf finansmanı sözleşmesi kapsamında davalı firmaya toplamda 417.600,00-TL ödeme yaptığı, ödeme planına göre bu bedelin 57.600,00-TL'sinin organizasyon bedeli olduğu, sözleşme tarihi itibariyle kanun değişikliğinden sonraki bir tarihte imza edildiği, sözleşme gereği tüketiciden tahsil edilen organizasyon bedelinin haksız şart sayılamayacağı bu nedenle de davacının sadece ödediği bedelin iadesine, organizasyon bedeline ilişkin tutar yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM/ Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere:

1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü'nün 2024/..Esas sayılı dosyasında bulunan davalının itirazının 360.000-TL yönünden iptaline, takibe bu miktar üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemlerin reddine,

2-Kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

3- Davacı tarafından sarf edilen 1.470,00-TL posta tebligat gideri ve 60,80-TL olmak üzere toplam 1.530,80-TL yargılama giderinden davanın %86,20 kabul % 13,80 red oranına göre toplam 1.319,54-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 211,26-TL 'nin davalı üzerinde bırakılmasına,

4-Davanın kabulü yönünden avukatlık asgari ücret tarifesine göre 57.600,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

5-Davanın reddi yönünden avukatlık asgari ücret tarifesine göre 15.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

6-Davanın kabulü yönünden Harçlar kanunu gereği  dava açılışta alınması gereken 24.591,60-TL peşin harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

7-Devletçe karşılanan 2.080,00-TL arabuluculuk ücretinin %86,20 kabul %13,80 red oranına göre; 1.792,96-TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

8-Devlet tarafından karşılanan arabuluculuk ücreti hakkında 6502 sayılı Kanun 73/A maddesi 3. Fıkra gereğince tüketici aleyhine hüküm kurulmasına yer olmadığına,

9-HMK'nun 333.maddesi gereğince, karar kesinleştiğinde yatırılan avansın kullanılmayan kısmının talep halinde yatıranına iadesine,

Dair davacı vekilinin e duruşma vasıtası ile  yüzüne karşı davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/02/2025

You have reached the end of the article. We hope you liked our article.

Please do not hesitate to contact us regarding this article or any other legal questions. We are waiting for your message.

 

Name *
E-mail *
Phone *
Message *
Send your case

Max file size (Mb): 2

Max number of files: 1