Danıştay 4. Daire 31.12.2024 T. 2024/2902 E. 2024/8121 K.
(5996 S. K. m. 3, 22, 30, 40) (Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik m. 4, 7, 9)
İSTEMİN KONUSU: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, adına düzenlenen Yem İşletme Onay Belgesinin 5996 sayılı Kanun'un 30. maddesinin 3. fıkrası uyarınca iptal edilmesine ilişkin 11/11/2016 tarih ve 1995 sayılı Tarım ve Orman Bakanlığı Olur işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; 5996 sayılı Kanun'un Gıda ve yem ile ilgili yaptırımlar başlıklı 40. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde 22 nci maddenin üçüncü fıkrası gereği tutulması zorunlu kayıtları tutmayanlar ve Bakanlığa bildirimi zorunlu olan bilgileri vermeyenler hakkında beşbin Türk Lirası idarî para cezası verilir. hükmünün yer aldığı ve aylık üretim faaliyetlerini bildirmemenin Yem İşletme Onay Belgesini iptal etme müeyyidesini gerektirmediği, ayrıca Amasya İl Müdürlüğü denetim ekiplerince çeşitli tarihlerde yapılan denetimlerde, işletmenin kapalı olduğu görüldüğünden Yem İşletme Onay Belgesinin iptal edildiği görülmüşse de; işletmenin faaliyetini kısmen veya tamamen durdurduğunu hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya konulmadan, eksik inceleme ve yetersiz araştırma sonucunda tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinafa konu İdare Mahkemesi kararının işin esasına yönelik kısmında hukuka aykırılık görülmediğinden, davalı istinaf isteminin reddi gerektiği, ancak davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden istinaf isteminin kabulü ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş olduğundan, vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiğinden kararın bu kısmının düzeltilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı tarafın istinaf isteminin reddine, davacı tarafın vekalet ücreti yönünden istinaf isteminin kabulüne, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenip takdir edilen 2.550,00 TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı İdare tarafından yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ: ...
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
5996 sayılı Veteriner Hizmetleri Bitki Sağlığı Gıda ve Yem Kanunu'nun Tanımlar başlıklı 3. maddesinde Yem İşletmecisi: Kendi işletmesindeki hayvanlar için yemlerin üretimi, işlenmesi ve depolanması dâhil, kâr amaçlı olsun veya olmasın kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişiler tarafından yemin üretimi, ithalatı, ihracatı, işlenmesi, depolanması, nakliyesi ve pazarlanması ile ilgili kontrolü altında yürütülen faaliyetlerin mevzuat hükümlerine uygunluğundan sorumlu olan gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder. tanımı yer almaktadır.
İşletmelerin kayıt ve onayı başlıklı 30. maddesinde,
(1) Bu Kanun kapsamındaki gıda ve yem işletmelerinden onaya veya kayıt işlemine tâbi olanlar ile onay ve kayıt işlemlerine ilişkin hususlar Bakanlıkça belirlenir. Onaya tâbi işletmeler için, faaliyete geçmeden önce Bakanlıktan onay alınması zorunludur.(...)
(2) Bakanlık, onaya tâbi bir işletmenin ilgili mevzuatta belirlenen şartlara uygun faaliyette bulunmadığının belirlenmesi durumunda, bu işletmenin faaliyetini durdurur, bu faaliyetle ilgili onayı geçici olarak askıya alır. Askıya alma süresi, belirlenen eksikliklerin tamamının giderilmesine kadar devam eder. Bu eksikliklerin askıya alma tarihinden itibaren bir yıl içerisinde karşılanmaması durumunda onay Bakanlıkça iptal edilir.
(3) Gıda ve yem işletmecisinin, faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını durdurması durumunda, bu durumun üç ay içerisinde Bakanlığa bildirilmesi zorunludur. Bu süre içerisinde Bakanlığa bildirimde bulunulmadığının tespit edilmesi hâlinde, faaliyetle ilgili onay veya kayıt Bakanlıkça iptal edilir.
(4) Bu maddenin uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir. kuralına yer verilmiştir.
17/12/2011 tarihli ve 28145 sayılı Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmeliğin 4/ç. maddesinde işletme onay belgesi; istenilen bilgi ve belgeleri tamamlanmış ve yerinde yapılan resmi kontrol sonucu uygun bulunan onay kapsamındaki gıda işletmesinin faaliyete geçmesi için yetkili merci tarafından verilen iptal edilebilen ve askıya alınabilen Ek:9 da yer alan belgeyi ifade ettiği belirtilmiş, 7. maddesinde; onaya tabi gıda işletmelerinin faaliyete geçmeden önce onay belgesi alması gerektiği düzenlenmiş, 9. maddesinin 5. fıkrasında; gıda işletmecisinin, faaliyetinin tamamını veya bir kısmını durdurduğunu üç ay içerisinde yetkili mercie bildirmek zorunda olduğu, gıda işletmecisi işletmesinin tamamını veya bir kısmını yeniden faaliyete geçirmek istemesi durumunda yetkili merci tarafından yerinde resmi kontrol yapılarak uygun bulunması halinde işletmenin tamamının veya bir kısmının faaliyetine izin verileceği düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 19/09/2016 ve 24/10/2016 tarihlerinde Tarım ve Orman Bakanlığı Amasya İl Müdürlüğü denetim ekiplerince yapılan kontrollerde bahse konu işletmenin kapalı olduğu ve şirketin yetkililerine ulaşılamadığı gerekçesiyle 5996 sayılı Kanun'un 30/3. maddesine dayanılarak, 11/11/2016 tarihinde; Yem İşletme Onay Belgesinin iptali üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı, ancak somut olayda; denetim üzerine düzenlenen tutanakların tek başına iş yerinin faaliyet göstermediğini kabule yeterli görülebilmesi için iş yerinde faaliyetin kesin olarak sonlandırıldığı hususunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde, gerekirse komşu işyerlerinden de sorularak etraflıca araştırılarak ve yeterli sayıda düzenlenecek tutanaklarla belirlenmesinin dava konusu işlemin tesisi açısından zorunlu olduğu, öte yandan 5996 sayılı Kanun'un 30. maddesi ve ilgili yönetmeliğin 9/5. maddesinde öngörülen süre koşulunun da yerine getirilmesi gerekeceği, başka deyimle, işletmenin geçici veya sürekli olarak faaliyetine son verdiğine yönelik olarak faaliyetin durduğu tarihten itibaren üç ay içerisinde ilgili işletme tarafından bildirimde bulunulmamasının işletme onay belgesinin iptaline ilişkin dava konusu işlemin tesis edilebilmesi için zorunlu olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda ise, davacı şirketin anılan işletmede faaliyetine son verdiğine dair söz konusu tutanakların ilkinin 19/09/2016 ve sonraki tutanağın ise 24/10/2016 tarihli olduğu, işletmenin faaliyetinin durduğundan itibaren üç aylık bildirim zorunluluğuna ilişkin sürenin ise dava konusu işlemin tesis edildiği tarih olan 11/11/2016 tarihi itibariyle henüz dolmadığı, bu itibarla işlemin yasa ve ilgili mevzuat ile öngörülen süreye ilişkin koşulu taşımadığı görülmektedir.
Belirtilen açıklamalar doğrultusunda, işletme onay belgesinin iptaline ilişkin olarak, ilgili mevzuat hükümleri ile belirlenen üç ay içerisinde bildirimde bulunulması zorunluluğuna ilişkin koşulun somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından, belirtilen gerekçe ile verilen temyize konu kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, 31/12/2024 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X) KARŞI OY
5996 sayılı Veteriner Hizmetleri Bitki Sağlığı Gıda ve Yem Kanunu'nun Tanımlar başlıklı 3. maddesinde Yem İşletmecisi: Kendi işletmesindeki hayvanlar için yemlerin üretimi, işlenmesi ve depolanması dâhil, kâr amaçlı olsun veya olmasın kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişiler tarafından yemin üretimi, ithalatı, ihracatı, işlenmesi, depolanması, nakliyesi ve pazarlanması ile ilgili kontrolü altında yürütülen faaliyetlerin mevzuat hükümlerine uygunluğundan sorumlu olan gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder. tanımına yer verilmiş, İşletmelerin kayıt ve onayı başlıklı 30. maddesinde;(...) (3) Gıda ve yem işletmecisinin, faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını durdurması durumunda, bu durumun üç ay içerisinde Bakanlığa bildirilmesi zorunludur. Bu süre içerisinde Bakanlığa bildirimde bulunulmadığının tespit edilmesi hâlinde, faaliyetle ilgili onay veya kayıt Bakanlıkça iptal edilir. hususu hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından, Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı 6. Etap Bitkisel Ürünlerin İşlenmesi ve Paketlenmesi Kapsamında Tamamlama Projesi konusunda başvurusu üzerine dava ile İdare arasında 08/09/2011 tarihinde imzalanan hibe sözleşmesinin, yatırımın tamamlandığı tarihten itibaren 5. yılın sonuna kadar geçerli olacak şekilde imzalandığı, 13/11/2012 tarihinde KDV hariç 295.455,00-TL hibe desteği ödemesi yapıldığı, Hibe Sözleşmesinin 14. maddesi gereğince feshine ilişkin Amasya Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün ... tarih ve E:... sayılı işleminin iptal edildiği ve 5996 sayılı Kanunun 30. maddesi uyarınca faaliyetinin geçici ve tamamen askıya alınması durumunda bu hususunun ilgili Bakanlığa 30 gün içerisinde bildirilmesinin zorunlu olmasına karşın bildirimde bulunmaması sebebiyle... tarih ve ... sayılı işlemle işletme onay belgesinin iptal edildiği bunun üzerine her iki işleme karşı birlikte dava açıldığı ancak açılan davaların 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 3. ve 5. maddeleri uyarınca dilekçe ret kararı verilmesi üzerine ayrı ayrı görüldüğü, sözleşmenin feshine ilişkin... tarih ve E:... sayılı işlem hakkında... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla davacının sözleşmeye konu yatırımı sözleşmenin 2.4. maddesi uyarınca 5 yıl boyunca devam ettirme yükümlülüğü olduğu halde üç ayrı denetimde faaliyetini tamamen askıya aldığının idare elemanlarınca düzenlenen tutanaklarla tespit edilmesi nedeniyle hibe sözleşmesinin feshedilmesine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından anılan karara yönelik istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararının temyizi üzerine Danıştay Dördüncü Dairesinin 03/07/2024 tarih ve E:123, K:2024/4385 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
Söz konusu davaların ayrı ayrı açılması üzerine Tarım ve Orman Bakanlığının ... tarih ve ... sayılı işlemle aynı işletmenin işletme onay belgesinin iptaline dair OLUR işleminin iptali istemiyle açılan iş bu davada; ...İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla şirketin faaliyetinin tamamen durdurulduğu hususunun ortaya konulmasına yönelik olarak vergi beyanları ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları ve ilgili diğer kuruluşlardan faaliyetlerinin devam edip etmediği hususunun incelenmeksizin, yeterli araştırma yapılmadan ve şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya konulmadan tesis edilen idare işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği görülmektedir.
Gerek bu dosyada mevcut bilgi belge ve gerekse yukarıda bahsi geçen Hibe Sözleşmesinin feshine ilişkin işlemin iptaline yönelik açılan dava dosyaların incelenmesinden, her iki işlemin de tesis sebebinin işletmenin sözleşme imzalanmasından sonra yatırım konusuna yönelik faaliyet göstermesi zorunluluğu olduğu ve imzalanan sözleşme ile bu yükümlülüğün beş yıl boyunca devam ettiği, mücbir sebep halinin gerçekleşmesi dışında bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda sözleşmenin feshedilmesinin öngörüldüğü, diğer taraftan işletme onay belgesinin de faaliyetini geçici veya tamamen askıya alan sözleşme tarafı şirketin bu hususu ilgili Bakanlığa 30 gün içerisinde bildirilmesinin zorunlu olduğu açıktır.
İlgili mevzuat ve sözleşme hükümleri gereğince tamamlanan projelerin İl Müdürlüğünce 5 yıl süre boyunca altı ayda bir düzenli olarak mahallinde kontrol edildiği, bu kapsamda 23/02/2017 tarihinde yapılan kontrol esnasında tesisin kapalı olduğunun tutanakla tespit edildiği, bakanlığın 07/08/2017 tarihli görüşü neticesinde önceden tebliğ edilmeksizin sözleşmenin fesih edildiği ve dava konusu İşletme Onay Belgesinin iptal edildiği, şirket yetkilisi C. K.'nın 04/01/2021 tarihinde vergi borcu yapılandırması için gittiği vergi dairesinde söz konusu fesih işlemini öğrendiği, anılan işlemin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığının anlaşıldığı somut olayda, 19/09/2016 ve 20/10/2016 tarihlerinde Amasya İl Müdürlüğü denetim ekiplerince yapılan denetimde; işletmenin kapalı olduğunun ve herhangi bir yetkili ve çalışan kimseye ulaşılamadığının tespit edildiği, 23/02/2017 tarihinde yapılan denetimde, tesisin kapalı olduğu ve kapısının kilitli olduğu bilgisine yer verilerek proje yeri inceleme tutanağının düzenlendiği, Suluova Tapu Müdürlüğü ve Amasya C. Başsavcılığı ile yapılan yazışmalar neticesinde şirket hakkında icra takipleri ve hacizler ile şirket ortakları hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma iddiası ile soruşturma yürütüldüğü, şirket ortaklarından A.K.'nın firari olduğu, C.K. hakkında ise adli kontrol kararı verildiği, Amasya Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün 24/03/2017 tarihli yazısına Amasya Suluova Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü'nün 31/05/2017 tarihli cevabi yazısında; davacı şirketin faaliyetini Kasım 2016 tarihi itibariyle durdurduğu ve faaliyetinin olmadığına dair bilgi verildiği görülmektedir.
Bu durumda, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri, sözleşmenin feshine ilişkin kesin hüküm ve tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden; hibe desteğine konu yatırımın yapılmasıyla birlikte sorumluluğun sona ermediği ve hibe sözleşmesinin 2.4 maddesi uyarınca faaliyetin 5 yıl süreyle devam ettirilme zorunluluğu da göz önünde bulundurulduğunda, yapılan üç ayrı denetimde faaliyetini tamamen askıya aldığı ve uzunca bir süre faaliyet sürdürmediği anlaşılan davacı şirket hakkında, faaliyetin sonlandırılmadığı ve yem satışının devam ettiği iddiasına dair tespit tarihlerini içerir bir belgenin sunulamadığı, dolayısıyla davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varıldığından temyiz istemi kabul edilerek kararın bozulması gerektiği görüşüyle Dairemizce belirtilen gerekçe ile verilen gerekçe değiştirerek onama kararına katılmıyoruz. (¤¤)
You have reached the end of the article. We hope you liked our article.
Please do not hesitate to contact us regarding this article or any other legal questions. We are waiting for your message.
© 2017- 2024
Maya Law Firm
All rights reserved.