Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 24.06.2025 T. 2023/3901 E. 2025/3262 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 24.06.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davacılar ..., ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler. Gelen asiller ve vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili, muris ...'ın 102 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki 17/40, 105 ada 1 parseldeki 151/320 ve 137 ada 7 parseldeki 17/40 payını kız çocuklarından mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak davalıya temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının davacıların miras payı oranında iptali ile davacılar adına aynı oranda tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; murisin borçları nedeniyle taşınmazları temlik ettiğini, devrin gerçek satış olduğunu, diğer mirasçılarından mal kaçırmasını gerektirir bir sorunu olmadığını, terekesindeki taşınmazların mirasçılarına intikal ettiğini, diğer mirasçıların devirden haberdar olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; murisin mal kaçırma kastı ile hareket ettiğinin kanıtlanamadığı, davacılar yahut davacıların annesi ile arasında sorun olmadığı, murisin davalıyı diğer evlatlarına nazaran kayırdığı, murisin erkek evladına üstünlük tanıdığı gibi hususların tanık beyanlarından da anlaşılamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesi kararının davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; kararın usul ve yasaya uygun olduğu, iddianın usulünce kanıtlanamadığı, murisin terekesinde 16 adet taşınmazdaki paylarının mirasçılara intikal ettiği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçelerinde özetle; murisin toplamda 300 dönümden fazla arazisi olduğunu, bu yerleri kiraya verdiğini, taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, oğlu ...’in iflası sonrasında bir kısım taşınmazını sattığını, kalan 150 dönüm arazinin kira geliri ile geçimini sağladığını, davalı oğlu ... ile birlikte yaşadığını, murisin toplam 119.684 m2 yüz ölçümlü taşınmazlarını davalıya temlik ettiğini, geride kalan taşınmazların bir kısmının kanal vasıflı olduğunu, terekedeki taşınmazlarda murisin çok düşük oranlarda paydaş olduğunu, en değerli taşınmazlarını devrettiğini, taşınmazların gerçek değeri ile resmi akitteki değerleri arasında da fahiş fark olduğunu, iddianın kanıtlandığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; muris ...’ın 24.07.2000 tarihinde öldüğü, geride 2016 yılında ölen kızı ...’den olma torunları davacılar ile dava dışı çocukları ..., ... ve davalı ...’nın mirasçı olarak kaldıkları, murisin 102 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki 17/40, 105 ada 1 parseldeki 151/320 ve 137 ada 7 parseldeki 17/40 payını 18.11.1994 tarihinde satış suretiyle davalı ...’ya devrettiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün, diğer bir söyleyişle mirasbırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
Somut olaya gelince; murisin terekesindeki taşınmazların yüz ölçümleri de gözetildiğinde en değerli taşınmazlarını satmasını gerektirecek bir ihtiyacının bulunduğu ve satış bedelinin ödendiği savunmasının kanıtlanamadığı, temlikin, erkek çocuk üstün tutularak mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak yapıldığı sonucuna varılmaktadır.
Hâl böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde temyiz eden davacılara iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.06.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
You have reached the end of the article. We hope you liked our article.
Please do not hesitate to contact us regarding this article or any other legal questions. We are waiting for your message.
© 2017- 2024
Maya Law Firm
All rights reserved.