UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE İMAL VE TİCARETİ SUÇU - ELE GEÇİRİLEN UYUŞTURUCU MADDENİN MİKTARI VE GÜNLÜK KULLANIM DOZUNUN ÜZERİNDE OLMASI GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULARAK VERİLEN HÜKMÜNDE HUKUKA AYKIRILIK BULUNMADIĞI
T.C. Yargıtay 8.CEZA DAİRESİ Esas:2024-488 Karar:2024-2176 Karar Tarihi:06.03.2024
İlk derece mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 19.10.2021 tarihli iddianamesi ile sanığın uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçunu işlediğinden bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 188 nci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 53 üncü, 54 üncü ve 63 üncü maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.
2. İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2021 tarihli kararı ile atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit görülerek 5237 sayılı Kanun'un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası; suça konu maddenin niteliği itibarı ile aynı maddenin dördüncü fıkrasının (a) bendi, etkin pişmanlığa ilişkin 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, takdiri indirim nedenlerine dair 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve adli para cezasına ilişkin 52 nci maddesinin birinci fıkrası gereği 9 yıl 4 ay 15 gün hapis ve 18.740,00 TL adli para cezasına mahkum edilmiş, gözaltı ve tutuklulukta geçen sürelerin mahsubuna, hak yoksunluklarının uygulanmasına, sanığın hükmen tutuklanmasına karar verilmiştir.
3. Karara karşı sanık müdafii tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesinin temyize konu 21.03.2022 tarihli kararı ile 5271 sayılı Kanun'un 280 nci maddesinin birinci fıkrası (a) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi, müvekkilinin fiilinin uyuşturucu madde kullanma suçu kapsamında kaldığına, eksik soruşturma ve yetersiz delillerle karar verildiğine, suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkindir.
III. OLAYLAR VE OLGULAR
1. Davaya konu olay, sanığın pandemi döneminde sokağa çıkma kısıtlamalarının bulunduğu saatlerde ve gece vakti kullandığı taksinin şüphe üzerine durdurulduğu, aracında klima bölgesine gizlenmiş vaziyette her birisi ayrı ayrı paketlenmiş 9 adet kokain maddesinin ele geçirildiği, bu maddelerin zulalanmış olması ve ekonomik değeri itibariyle ticari mahiyet arz ettiği, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. 25.04.2021 tarihli tutanakta, bölgede sokağa çıkma yasağı sürelerinde ticari taksilerin uyuşturucu sattıkları ve uyuşturucu almak için bölgeye geldikleri hususu mahalle bekçileri ve kolluk görevlilerine bildirildiği, sanığın kullandığı taksinin sokak üzerinde durur vaziyette bulunduğu, şüphe üzerine kolluk görevlilerince durdurulduğu, nöbetçi savcıdan arama için talimat alındığı, sanığın cebindeki kabarıklığın dikkat çektiği, sanığın cebinden 2.100,00 TL para çıktığı, paranın sanığa iade edildiği,
3. Cumhuriyet savcısının 25.05.2021 tarihli 03.45'te bir defaya mahsus arama el koyma kararı verdiği, aynı gün Sulh Ceza Hakimliğince kararın onandığı,
4. 25.04.2021 tarihli araç arama tutanağına göre, sanığın kullandığı araçta gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında geceleyin yapılan aramada aracın vites konsolu ile klima ayar düğmeleri arasındaki plastik kapağın hafifçe çıkık ve köşelerin oynar vaziyette olduğunun görüldüğü, kapak açıldığında bitkisel ilaç kutusunda 9 adet kokain maddesi olduğu düşünülen daralı ağırlığı yaklaşık 9 gram maddeye el konulduğu,
5. İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce düzenlenen 27.04.2021 tarihli Uzmanlık Raporunda, net iki gram ağırlığında beyaz renkli toz ve katı maddenin kokain içerdiği içerdiği, net kokainin % 38 oranında olmak üzere 0,76 gram olduğunun belirlendiği bildirilmiştir.
6. İzmir Adli Tıp Kurumunca düzenlenen 08.07.2021 tarihli raporda; sanıktan alınan kan numunesinde; cocaine metabolitlerinden benzoylecgonine ile ecgoninemethylester ayrıca ilaç etken maddelerinden Paracetamol bulunduğu, idrar numunesinde; cocaine ve cocaine metabolitlerinden benzoylecgonine ile ecgoninemethylester ile ilaç etken maddelerinden paracetamol bulunduğu anlaşılmıştır.
7. Tanık olarak beyanı alınan tutanak mümzii kolluk görevlilerinin tutanak içeriğinin doğru olduğunu, sanığın kendisine araçta uyuşturucu olup olmadığını sorduklarında olduğunu söylediği, sanığın tavırlarından şüphelenmeleri ve beyanı üzerine arama kararı talep ettiklerini beyan ettikleri anlaşılmıştır.
8. Sanık kollukta; uyuşturucu madde kullanıcısı olduğunu, satışını yapmadığını beyan ettiği, mahkemede, aracını polislerin durdurduklarını, arama sonucunda uyuşturucu maddeyi bulduklarını, uyuşturucu maddeyi aracın ön konsoluna koyduğunu, kokain uyku getirmediği için taksi kullanırken kokain kullandığını, haftada iki üç kez kokain maddesi kullandığını, olaydan üç gün önce bu maddeleri Kadifekale'de arazide duran çocuklardan dokuz tanesini 1.000,00 TL'ye aldığını, ucuz olduğu için dokuz tane aldığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
A.İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olayın yaşandığı bölgede ticari taksi ile uyuşturucu madde satıldığı yönünde ihbarda bulunulması, sanığın soruşturma aşamasında kendisinden ele geçen uyuşturucu maddeleri yaş aralığı olarak çocuklardan satın aldığını beyan etmiş olmasına rağmen mahkemedeki beyanında uyuşturucu maddeleri satın aldığı kişileri \"şahıs\" olarak belirtmiş olması, sanıktan ele geçen uyuşturucu maddenin gerçek piyasa değerinin çok altında bir bedelle satın aldığını söylemiş olması, sanığın kullandığını beyan ettiği uyuşturucu madde ile mali durumunun orantılı olmaması, ele geçen uyuşturucu maddelerin 9 paket halinde satışa hazır halde ele geçirilmiş olması, uyuşturucu madde kullanan kişilerin günlük kullanım miktarınında fazla olan uyuşturucu maddeyi ikametlerinin dışında olduklarında yanlarında bulundurmasının olağan bir durum olmamasına rağmen sanığın beyan ettiği günlük kullanım miktarından fazla olan miktarda, gece vakti pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasaklarının olduğu bir zamanda, sevk ve idaresindeki ticari takside ele geçirilmiş olması karşısında sanığın aracında ele geçen bu uyuşturucu maddeleri ticari amaçla elinde bulundurduğu yönünde kanaat oluştuğu, ele geçirilen uyuşturucu maddenin kokain maddesi olması nedeni ile artırıma gidildiği, sanığın kolluk kuvvetlerine araçta uyuşturucu madde bulunduğunu bildirmesi üzerine arama kararı neticesinde aracın orjinal halinde eşya konulması için tasarlanmayan bölmede uyuşturucu madde ele geçirilmiş olması göz önünde bulundurulduğunda, sanık hakkında etkin pişmanlık şartlarının oluştuğu, belirtilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı değerlendirilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanık ve tanık beyanları, arama tutanaklar, adli tıp ve bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, olayın yaşandığı bölgede, çarşı ve mahalle bekçilerine çevredeki vatandaşların hafta sonu sokağa çıkma yasağının bulunduğu saatlerde ticari taksilerin uyuşturucu sattığı, uyuşturucu almak için bölgeye geldikleri yönünde ihbarda bulunulduğu, yapılan denetimler sırasında, sanığın sevk ve idaresindeki ticari taksinin şüphe üzerine kolluk görevlilerince durdurulduğu, sanığa uyuşturucu madde olup olmadığını sordukları, sanığın da aracında uyuşturucu madde bulunduğunu söylediği, bunun üzerine usulüne uygun arama kararı alındığı, yapılan arama neticesinde aracının vites konsolu ile klima ayar düğmeleri arasında bulunan plastik kapağın içerisine gizlemiş vaziyette ilaç kutusuna konulmuş halde küçük şeffaf poşetlere sarılı, satışa hazır vaziyette 9 adet kokain maddesinin ele geçirildiği, adli tıp raporunda sanığın kanında ve idrarında uyuşturucu madde bulunduğu, ele geçirilen 9 adet uyuşturucu maddenin ele geçiriliş şekli, miktarı, günlük kullanım dozunun üzerinde olması göz önünde bulundurularak mahkemenin mahkumiyet hükmünde ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olduğu, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesinin 21.03.2022 tarihli kararında hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesi gereği, sanık müdafiinin temyiz isteminin Tebliğnameye uygun olarak ESASTAN REDDİ İLE KARARIN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.03.2024 tarihinde karar verildi.
© 2017- 2023
Maya Avukatlık Bürosu.
Tüm hakları saklıdır.