T.C. Yargıtay 11.CEZA DAİRESİ Esas:2023-6407 Karar:2024-878 Karar Tarihi:25.01.2024
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gaziantep 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.09.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında sahte fatura düzenleme suçundan, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Yargıtay 11. Ceza Dairesi tarafından anılan hükümlerin; yasa değişikliği nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Gaziantep 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.06.2023 tarihli ve 2022/890 Esas, 2023/348 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında sahte fatura düzenleme suçundan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun (213 sayılı Kanun) 359 uncu maddesinin (b) fıkrası, 5237 sayılı Kanun'un 43, 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
4. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca; zamanaşımını kesen son işlem olan bozmaya konu mahkumiyet hükmünün verildiği 08.09.2015 tarihinden itibaren 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleştiğinden bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği özetle; iş yerini 2012 yılında ...'e sattığına, yüklenen suçla ilgisinin bulunmadığına, yazı ve imza incelemesi yapılmadan hüküm kurulduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanık hakkında 213 sayılı Kanun'un 367 nci maddesine göre dava şartı olan mütalaaya uygun olarak sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından kamu davası açıldığı, sanık tarafından kurum zararı giderilmediğinden etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaksızın, sahte fatura düzenleme suçundan temyize konu mahkûmiyet hükmünün kurulduğu anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Sanık hakkında sahte fatura kullanma suçundan açılan kamu davası ile ilgili mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
A. Tebliğname Yönünden
Bozmaya konu mahkumiyet hükmünün verildiği 08.09.2015 tarihinden sonra temyize konu 01.06.2023 tarihli mahkûmiyet hükmünün kurulması karşısında, 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşıldığından, kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine dair Tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.
B. Sanığın Temyizi Yönünden
1. Belirli bir mala tahsis edilmemiş mağazalardaki bir başka ülkeyle yapılan çeşitli malların toptan ticareti işi iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettiren sanığın, 12.09.2012 tarihine kadar mükelef kurumun yetkilisi ve % 99 hisse sahibi olduğu, mükellef kurum tarafından 12.09.2012 tarihine kadar düzenlenen toplam fatura tutarının 5.637.082,00 TL olmasına rağmen, iş hacmi ve kapasitesinin bu faturaları düzenleyecek nitelikte bulunmaması, 80 m2 olan iş yerinde yapılan yoklamalarda mal stoğuna rastlanmaması, işçi çalıştırılmaması, araç ve deposunun olmaması, alış faturalarının haklarında sahte fatura düzenleyicisi olduklarına dair vergi inceleme raporları bulunan mükelleflerden temin edilmesi, sözkonusu tespitlerin sanığın şirketi devretmesinden öncesini de kapsamı karşısında, yüklenen suçun sübutuna yönelik Mahkemenin kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığından, sanığın temyiz sebebi yerinde görülmemiştir..
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Gaziantep 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.06.2023 tarihli ve 2022/890 Esas, 2023/348 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.01.2024 tarihinde karar verildi.
© 2017- 2023
Maya Avukatlık Bürosu.
Tüm hakları saklıdır.