EMSAL KARARLAR

BOŞANMA AVUKATINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ

MAYA AVUKATLIK BÜROSU

BOŞANMA VE ZİYNET ALACAĞI DAVASI – HAKARET, TEHDİT, AŞAĞILAMA, FİKİSEL ŞİDDET - TARAFLAR ARASINDA ORTAK HAYATI TEMELİNDEN SARSACAK VE BİRLİĞİN DEVAMINA İMKÂN VERMEYECEK DERECEDE GEÇİMSİZLİK BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ GEREKTİĞİ – “PARA VE GÜÇ BENDE … KONUŞAMAZSIN”, “BIÇAKLARIM, KIZINIZI SEVEREK ALMADIM, BENİM HİZMETÇİM” ŞEKLİNDE İFADELER  - KADININ DAVASININ KABULÜ GEREKTİĞİ -

Yargıtay

2. Hukuk Dairesi

Esas Yıl/No: 2023/1751

Karar Yıl/No: 2023/4518

Karar tarihi: 05-10-2023

Dava ve karar: Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının tefrikine; karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

 

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına hakaret ve tehdit ettiğini, aşağıladığını, fiziksel şiddet uyguladığını, eşine ve çocuklara ilgisiz olduğunu, çocuğun hastalığıyla ilgilenmediğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve ortak çocukların velâyetlerinin kadına verilmesine; çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 350,00 TL tedbir-iştirak nafakası, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 15,000.00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

 

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; kadının iddialarının reddi gerektiğini, asıl şiddete başvuranın kadın olduğunu, kadının çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, sürekli maddî taleplerde bulunduğunu, ailesi ile arasını açtığını, aşağıladığını ve küçük gördüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

 

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına “para ve güç bende … konuşamazsın”, “bıçaklarım, kızınızı severek almadım, benim hizmetçim” şeklide ifadeler kullandığı, ilgisiz davrandığı, önemsemediği, tanıkların kadının üzerinde darp izlerini gördüğü gerekçesi ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocukların yaşı, ihtiyaçları, sosyal inceleme raporu dikkate alınarak ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 350,00 TL tedbir-iştirak, kadın yararına aylık 500,00TL tedbir-yoksulluk nafakası ile kadın yararına 15.000,00TL maddî ve 12.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

 

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; fiziksel şiddete konu delilin çok önceki olaylara dayandığını, kadının psikolojik rahatsızlığı hakkında hastanelere müzekkere yazılması istenmesine rağmen yazılmadığını deliller tam toplanmadan hüküm verildiğini, davanın kabulü, kusur tespiti, nafakalar, velâyet ve maddî -manevî tazminatlar yönünden kararın kaldırılması talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

 

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, delillerin takdirinde yanlışlık yapılmadığı, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusur tespitinin de doğru yapıldığını, tedbir nafakası, maddî ve manevî tazminatların hakkaniyete uygun olduğu ve çocukların yaşı, fiili durumları, sosyal inceleme raporundaki tespitler ve görüşleri dikkate alındığından çocukların velâyetinin kadına verilmesinin de usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

 

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

 

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

 

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek hükmün bozulması talebiyle temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

 

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ile kadın lehine maddî, manevî tazminat ve nafakalara hükmedilme şartlarının oluşup oluşmadığı ile çocukların velâyetlerinin hangi tarafta kalmasının çocukların üstün menfaatine uygun olacağı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 'üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 323 üncü, 324 üncü ve 336 ncı maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.10.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.