T.C. Yargıtay 2.HUKUK DAİRESİ Esas:2023-5655 Karar:2024-148 Karar Tarihi:11.01.2024
Taraflar arasındaki çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmaya izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İzmir 13.Aile Mahkemesi'nin 2018/415 Esas, 2018/449 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, çocukların velâyetinin anneye verildiğini ve ilamının 17.09.2018 tarihinde kesinleştiğini, velâyeti davacıya verilen çocuklar ile davacının soyadlarının farklı olması sebebiyle günlük işlemler sırasında sıkıntılar yaşandığını, davacının çocukları ile ilgili işlemlerde annesi olduğunu belgelemek için nüfus kayıt örneği ile boşanma ilamını ibraz etmek zorunda kaldığını, çocukların da anneleri ile soyadlarının farklı olmasında rahatsızlık duyduklarını, çocukların psikolojilerini olumsuz etkilediğini, davalı babanın çocuklara karşı ilgisiz olduğunu, yeterince görüşmediğini bu nedenlerle 2010 doğumlu ... ve 2012 doğumlu ...'in soyadlarının velâyet sahibi olan davacı annenin bekarlık soyadı olan \"Ş…\" olarak değiştirilmesine ve nüfusa tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının doğru olmadığını, \"B…\" soyadını taşıyan kendisi ve ailesinden herhangi birinin karıştığı yüz kızartıcı ve utanmayı gerektirecek durumun söz konusu olmadığını, çocukların kendisinin soyadını taşımalarının kendisinin sebep olduğu, özel isteğiyle gerçekleşmiş bir durum olmadığını, soyağacının devamlılığı için medeni kanunca belirlenen bir uygulama olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile soyadı değişikliğinin baba ile soy bağlarını zayıflatıp ileride çocuklar ve baba için ebeveyn yabancılaşmasına neden olabileceğini, babanın yeterli ölçüde babalık görev ve sorumluluklarının bilincinde olduğunu, çocukların yaşamında fiilen yer ettiği ve soyad değişikliğine rızasının bulunmadığını, çocukların yanında yetişkinler tarafından soyad değişikliğinin konuşulmasının çocukları değişim isteme konusunda etkilemiş olabileceğini, Z… için sınıf değişikliği öncesinde gerek yaşının küçüklüğü gerekse soyadı nedeniyle arkadaşlarının kendisiyle dalga geçmelerine maruz kalmış olsa da sınıf değişikliğinden sonra mevcut durumda çocukların okulda anne ile soyadlarının farklı olması ya da taşıdıkları soyad nedeniyle sorunlar yaşadıkları yönünde herhangi bir bilgiye ulaşılmadığını belirterek soyadı değişikliğinin bulunulan aşamada mevcut koşullarda çocukların üstün yararına olmayacağı kanısıyla davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hukuki düzenlemeler ve dosya içeriği dikkate alındığında çocukların soyadının veli olan annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinin çocukların üstün yararına olacağı sonucuna varıldığı belirtilerek istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle 2010 doğumlu olan ... ve aynı 2012 doğumlu olan ...'in \"B…\" olan soyadlarının, davacı anne F….'nın kızlık soyadı olan \"Ş…\" olarak değiştirilmesine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; annenin velâyeti altında bulunan ortak çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin verilmesi için gerekli şartların mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10 uncu maddesi, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/165 karar sayılı iptal kararı.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
© 2017- 2023
Maya Avukatlık Bürosu.
Tüm hakları saklıdır.