T.C. Yargıtay 2.HUKUK DAİRESİ Esas:2023-785 Karar:2023-3813 Karar Tarihi:12.09.2023
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, evliliğin ilk yıllarından itibaren sürekli içki içtiğini, sabaha karşı sarhoş eve geldiği günlerde kadına şiddet uygulayarak cinsel şiddet uyguladığını, kadına ahlaksız olduğu yönünde imalarda bulunduğunu, sık sık evden kovduğunu, kredi çekmeye zorladığını, düzenli bir işinin bulunmadığını, kumar oynadığını, başka kadınlarla konuştuğunu, kazandığı parayı elinden aldığını, kendi kazandığı paraları ise savurgan bir şekilde harcadığını iddia ederek öncelikle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 162 nci maddesi uyarınca, bu mümkün olmadığı takdirde 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların evlilikleri boyunca yaşadığı ufak tefek sıkıntılar sonrasında barışarak evlilik birliğini devam ettirdiklerini, dava dilekçesinde yer alan iddiaların gerçeği yansıtmadığını, bir çoğunun ise eski tarihli olaylardan ibaret olduğunu, mesleğinden dolayı erkeği aşırı boyutta kıskandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tartışma sırasında karşılıklı birbirlerine hakaret ettikleri, erkeğin yıllar önce kadını patrondan para istemesi için zorladığı, kadını kredi çekmeye zorladığı, şiddet uyguladığı, kadının evden ayrılarak kadın sığınma evine gittiği, bir müddeet kadın sığınma evinde kaldığı, tarafların fiilen ayrıldıkları ve sonrasında yeniden bir araya gelmedikleri, bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesindeki koşulların somut olayda gerçekleşmediği yönünde yapılan değerlendirme ile kadının davasının kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, sürekli ve düzenli geliri bulunmadığı anlaşılan kadın yararına 200,00 TL tedbir ve 400,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, yasal koşulları oluştuğu gerekçesiyle kadın yararına 15.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminatlar yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının erkeğe karşı hakaret içeren söylemleri olduğunu, erkeğe şiddet uyguladığını, boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olduğunu ileri sürerek kararın, kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminatlar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafakalara ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği ile miktarların hakkaniyete uygun olarak belirlenip belirlenmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
© 2017- 2023
Maya Avukatlık Bürosu.
Tüm hakları saklıdır.