EMSAL KARARLAR

ALMANYA MİRAS VE VASİYETNAME HUKUKU AVUKATINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ

VASİYETNAMENİN TANINMASI VE OKUNMASI DAVASI - MAHKEMECE YABANCI MAHKEMELER TARAFINDAN VERİLEN VE KESİNLEŞEN İLAMLARIN TANINMASININ SÖZ KONUSU OLABİLECEĞİNİ BELİRTEREK DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLDİĞİ - HÜKMÜN ONANMASI

T.C. Yargıtay 7.HUKUK DAİRESİ Esas:2023-501 Karar:2024-820 Karar Tarihi:14.02.2024

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tanınması ve okunması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak murisi ...'in apostil şerhli Denkendorf Noterliğine verdiği UR 461/2016 yevmiye numaralı ve UZ 480/2016 sayılı vasiyetnamenin tanınmasını ve okunmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar, davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; “..Görele Sulh Hukuk Mahkemesince vasiyetnamenin açılıp okunması yönünden 2020/254 Esas sayılı dava dosyasının devamına, vasiyetnamenin tanınması yönünden dosyanın tefrik edilerek 2020/565 Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı, vasiyetnamenin tanınmasına yönelik davada görevsizlik kararı verildiği, kararın 08/02/2021 tarihinde kesinleştiği ve dosyanın gönderildiği, davacının talebinin vasiyetnamenin tanınmasına ilişkin olduğu, yabancı ülkelerin resmi mercilerince düzenlenmiş belgelerin tanınmasının 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 58. ve 54. maddeleri uyarınca hukuken mümkün olmadığı ancak yabancı mahkemeler tarafından verilen ve kesinleşen ilamların tanınmasının söz konusu olabileceğini belirterek davanın reddine” karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Almanya Federal Cumhuriyetinde vasiyetnameye ilişkin bir ilam almanın mümkün olmadığını, söz konusu ülkede vasiyetnamenin bir yargılama makamı tarafından dava dosyası üzerinden açılıp okunmadığını, sulh hukuk mahkemesini haiz yargılama makamının vasiyetnameyi kayıt sırasına alarak ilgilisine vermekle yetindiğini, bu nedenle vasiyetnamenin açılıp okunduğuna dair bir ilam sunamadıklarını; ancak vasiyetnamenin Türkçe çevirisini ve apostil şerhli orijinal suretini dosyaya sunduklarını, yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmiştir

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vasiyetnamenin tanınması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un 58 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup mahkeme ilamları dışındaki belgelerin tanınması mümkün olmayacağından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi